22 Temmuz 2015 Çarşamba

AKICI BİR ŞEKİLDE İNGİLİZCE KONUŞMA KILAVUZU


Türkiye’de İngilizce eğitimi ilkokuldan başlar. Üniversiten mezun oluruz hatta üniversite sonrası özel kurslara gideriz ama ne hikmetse İngilizce konuşamayız. Bu şekilde eğitim alıp illaki çok iyi İngilizce konuşanlar da mevcuttur. Fakat genel olarak ülkemizde İngilizceyi akıcı olarak konuşamama sorunu vardır. Bunun temel nedeni eğitim sisteminden kaynaklanmaktadır. Türkiye eğitim sistemi ayrı bir tez konusu. Bu konuya hiç girmeyeceğim. Akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilmek için aşağıda belirtmiş olduğum maddeleri iyice okuyunuz.

1-    Mümkün olduğunca deyim ezberleyin. Kelime ezberleme, deyim ezberleme çok önemli. Hangi dil olursa olsun kelime bilmeden o dili konuşamazsınız. Konuşamadığınız gibi özgüveninizi de kaybedersiniz.

2-    Kesinlikle gramer çalışmayın ve test çözmeyin. Hedefiniz TOEFL, IELTS, YDS gibi sınavlardan yüksek not almak ise çalışın hatta çok çalışın ama akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsanız gramerden uzak durun. Dilbilgisi çalıştığınız süre boyunca İngilizce konuşma sırasında beyniniz sürekli sizi çok doğru konuşmaya sürükleyecek ve konuşurken sürekli kendinizi düzeltmeye çalışacaksınız. Bu süre zarfında kendiniz doğrulamaktan cümle kurmaya süreniz kalmayacak kafanız iyice karışacak. Konuşurken kendinizi rahat bırakın “will” yerine “can” kullanın bir şey kaybetmezsiniz. Karşı taraf sizin ne demek istediğinizi anlayacaktır. Çevrenize dikkat edin Türkçeyi bile gramere uygun, düzgün konuşamıyoruz.

3-    Bol bol İngilizce dinleyin. Şarkı, sesli kitap, film hiç farketmez. Yeter ki dinleyin kulak aşinalığınız olsun.

4-    İngilizce çalışmalarınızı kısa süreli yapmayın. Uzun süreli ve tekrarlı olsun. Yani okullarda tensler öğretilirdi. Bir kaç derste geçmiş zaman gelecek zaman gösterilip geçilirdi. Bu yöntem konuşmanızı geliştirmek için yanlış. Mesela İngilizce kitap dinliyorsunuz. Bir iki gün dinleyip bir hafta bırakmayın. Sabah yarım saat dinleyin akşam tekrar dinleyin sonraki gün aynı şekilde ondan sonraki gün aynı şekilde birkaç ay aynı şekilde aralıksız devam edin. Ara ara çalışıp 1 sene çalışmaktan daha verimli olur. İngilizce nankör bir dildir. Uzak kaldınız mı unutursunuz.
5-    Bir olay gördüğünüzde, duyduğunuz da veya okuduğunuz da onu farklı zamanlar için uyarlayın ve sesli tekrarlayın. Birkaç cümlelik bir şeyde olsa olur. Yani olay geçmiş zamanda yaşanmışsa o olayı sanki gelecek zamanda yaşanacakmış gibi sesli konuşarak tekrarlayın.

6-    Kitap okuyun. Okurken orada geçen tasvirleri bir süre sonra istemsiz bir şekilde İngilizce düşünecek ve kafanızda canlandıracaksınız. En güzel çalışma okumaktır. Mümkün olduğunca okuyun. İnternetten Amerikan, İngiliz gazetelerini okuyun hobileriniz neyse onları okuyun futbol sinema vb. farketmez yeter ki düzenli bir şekilde okuyun.

7-    İngilizce düşünün. En önemli madde budur. İngilizce düşünmediğiniz sürece konuşamazsınız. Bir diyalog esnasında karşınızdakinin söylediklerini beyninizde Türkçeye çevirip sonra beyninizde yine Türkçe cevaplandırıp tekrar beyninizde İngilizceye çevirip sonra karşınızdaki kişiye söylemek size hiçbir şey kazandırmayacağı gibi İngilizceyi sizin için matematik dersinden öteye de geçirmez. Çok zaman kaybedersiniz. Bu sayede de sadece kısa cümleleri anlayıp kısa cümleler kurabilirsiniz. Bunu geliştirmek için ise karşınızdaki kişiyi dinledikten sonra hemen hızlı bir şekilde cevap vermeniz gerekmektedir. Cevabınız yanlış veya doğru, kısa veya uzun hiç farketmez. Düşünmeden hızlı bir şekilde cevap verin.

8-    İngilizce diyalog yapın. Gerçek hayatta veya internette neredeyse her gün konuşacağınız bir arkadaş bulun. Ana dili İngilizce olan kişiler sizinle ilgilenmeyecektir. Çünkü konuşmanız onları sıkacaktır. Kendiniz gibi İngilizce öğrenen birilerini bulmaya yönelirseniz arkadaş bulmak için zaman kaybetmezsiniz. İnternete İngilizce öğrenmeye hevesli inanılmaz sayıda Hindistanlı ve Vietnamlı var.

Yukarıda akıcı bir şekilde İngilizce konuşmayı Türkiye’de nasıl başaracağınızı anlattım. İngilizceyi öğrenmenin en güzeli ana dili İngilizce olan bir ülkeye gitmektir. Üniversitede bir sene hazırlık okumaktansa hazırlık okumayıp okul bittikten sonra yurt dışına çıkmayı tercih ederim. Mümkünse şartlarınız zorlayın ve yurt dışına çıkın. Yukarıdaki 8 maddeye dikkat etmeden istemsiz bir şekilde İngilizce konuşacaksınız. Tabi gittiğiniz yerde Türk arkadaşlarınızla takılmazsanız.

2 yorum: